Türkiye, ‘dil öğrenmek için en uygun ülkeler’ sıralamasında son sıralarda
Çevrimiçi dil öğrenme platformu Preply, dil öğrenimi için en uygun ortamı sunan ülkeleri listeledi. Dünya Dil İndeksi adı verilen çalışma kapsamında 18 ülke 31 kriter üzerinden değerlendirildi. Yayınlanan çalışmada, dil öğrenmek için en uygun ülkeler listesinde Lüksemburg ilk sırada yer aldı.
Preply’nin araştırmasında Almanca, Fransızca ve Lüksemburgca olmak üzere üç resmi dili bulunan Lüksemburg’da eğitim sisteminin üç dilde tasarlandığı kaydedildi. Öte yandan okullarda İngilizce öğretildiği bilinmekle birlikte öğrenciler İtalyanca dersi, İspanyolca dersi ve Çince dersi gibi farklı seçmeli dersleri tercih edebiliyorlar.
Araştırmada Türkiye’nin yabancı dil yeterlilik düzeyi ‘çok düşük’ olarak belirtildi. Özellikle ülkede konuşulan dil çeşitliliğinin sınırlı olması farklı kültürlerle teması ve yeni bir dil öğrenmeye açık olmayı etkilemektedir. Araştırmada Türkiye’nin son sırada yer almasının sebepleri olarak eğitim yöntemi, pratik olmaması ve konuşmaktan çekinmesi dile getirilmiştir.
Resmi olarak kabul edilen ve konuşulan dillerin sayısı, hane halkının televizyona erişimi, televizyona erişimi gibi kriterler üzerinden yapılan değerlendirmede, dil eğitiminde destekleyici ortamlarıyla öne çıkan ülkeler arasında Lüksemburg’u İsveç, Güney Kıbrıs, Malta ve Danimarka izledi. altyazı veya dublaj kullanımı.
‘Birden fazla dilin konuşulduğu bir ülkede vakit geçirmek DİL ÖĞRENMEK İÇİN DAHA UYGUN’
Konuyla ilgili değerlendirmelerini paylaşan Preply Europe Bölge Müdürü Mustafa Ali Sivişoğlu, “Birden fazla dilin konuşulduğu bir ülkede vakit geçirmek, farklı dillerde etkileşimde bulunmak demektir. Bu bilişsel yeterliliklerin artmasında önemli bir rol oynar. Tam da bu nedenle, bazı ülkeler dil öğrenimi için diğerlerinden daha elverişli bir ortam sunuyor.”
‘ERKEN BAŞLAMAK AVANTAJLI’
Dil eğitimine erken yaşta başlamanın değerine vurgu yapan Sivişoğlu, “İsveç’te çocukların yüzde 94’ü, Lüksemburg’da ise tüm çocuklar yabancı dil öğrenimine ilkokulda başlıyor. Dil öğrenimi, analitik yeterliliklerle çok ilgili olduğundan ve insan zihninde dünyayı anlamanın bir yolunu oluşturduğundan, erken başlamak daha sonra büyük bir avantajdır. Öte yandan televizyon kültürü ve televizyon izlerken altyazı, dublaj, seslendirme gibi tercihler de ülkelerin dil öğrenme ortamlarını etkilemektedir.
‘ONLINE DİL ÖĞRENME PLATFORMLARI GÜÇLÜ BİR ALTERNATİF’
Sivişoğlu, “Günümüz koşullarında dil öğrenmek için yurt dışına çıkmanın artan maliyetler nedeniyle birçok kişi için zorlaştığını gözlemliyoruz. Bu noktada 2029 yılına kadar her yıl yüzde 20 büyüme ile 32 milyar dolarlık piyasa değerine ulaşması beklenen ve güçlü bir alternatif olan online dil öğrenme seçeneklerini de göz ardı etmemek gerekiyor.” (KÜLTÜR SANAT HİZMETİ)